İstanbul, geçtiğimiz günlerde yaşanan depremle sarsıldı. Şehrin birçok noktasında paniğe yol açan bu doğal afetten kaçan bir aile, ne yazık ki şanssız bir olayla karşılaştı. Deprem sonrası koşuşturma içinde olan 14 yaşındaki bir çocuk, maganda kurşunuyla vurularak ağır yaralandı. Olayın ardındaki gerçekler ve yaşananlar, hem şehirde hem de ülke genelinde derin bir üzüntü yarattı. Çocuk, şu anda hastanede yaşam savaşı verirken, ailesi ve sevenleri ise dualarını eksik etmiyor. Bu olay, İstanbul'da yaşamın ne denli kırılgan olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
İstanbul’da 14 yaşındaki bir çocuğun maganda kurşunuyla vurulması, aslında şehirdeki silah kullanımının ve maganda olaylarının ne denli can yakıcı bir konu olduğunu da gözler önüne seriyor. Maganda kurşunları, özellikle yılbaşı ve düğün gibi kutlamalar sırasında hava ateş etme alışkanlıkları nedeni ile birçok kişinin hayatına son verebilirken, yaralanmaların da önüne geçilemiyor. Bu tür olaylar, sadece deprem sonrası kaçış halinde olan bir çocuğu değil, sivil halkı da hedef alabiliyor. Çeşitli sivil toplum kuruluşları, bu konuda daha fazla farkındalık yaratılması gerektiğini belirtirken, yetkililere de sert tedbirler alma çağrısında bulunuyor. Bu tür saldırılara karşı toplumun her kesiminin farkındalık kazanması ve bu durumların önüne geçmek için daha etkin yöntemler geliştirilmesi gerektiği aşikâr.
Olay, sadece bireysel bir trajedi olmanın ötesinde, Türkiye'deki toplumsal güvenlik ve silah yasaları üzerine yeniden düşünmeyi gerektiriyor. Aileler, çocukların güvenliğini sağlamak adına daha duyarlı olmaya, komşuluk ilişkilerini güçlendirmeye ve gençlerin sağlıklı bir ortamda büyüyebilmesine zemin hazırlamaya çağrılıyor. İstanbul'da yaşanan olay, herkesi derinden etkileyen bir durum; çünkü her birey, çevresindeki çocukların geleceği ve güvenliğinden sorumlu. Ülkenin dört bir yanında bu tür maganda olaylarının son bulması, herkesin ortak hedefi olmalı. Çocukların, sağlıklı bir şekilde büyüyebileceği bir toplumsal yapı için hep birlikte hareket etmeli, şiddeti kınamalı ve bu konuda farkındalık yaratmalıyız.
Şu an yoğun bakımda tedavi gören çocuğun durumu ciddiyetini koruyor. Ailesi, tüm umutlarını tedavi sürecine bağlayarak, yaşanan trajedik olayın bir an önce son bulmasını ve vatandaşların silah kullanımıyla ilgili yasaların sıkılaştırılmasını talep ediyor. İstanbul’un bu acı hikayesi, sadece bir ailenin değil, toplumsal bir yaraya destek verecek birlikteliklerin de habercisi… Umudumuz, bir daha asla bu tür olayların yaşanmaması ve her çocuğun, her bireyin güvenli bir yaşam sürmesidir.